Prof. Dr. İhsan Karadoğan
Prof. Dr. İhsan Karadoğan 8 Ağustos 1963 yılında Antalya’nın Toros Dağlarındaki şirin ve güzel ilçesi Elmalı’da dünyaya gelmiştir.
İlkokul öğrenimini, babasının mesleği gereği sık sık tayin olmasına bağlı olarak, başta İstanbul ve Antalya olmak üzere yurdun değişik şehirlerinde tamamlamıştır.
1974 yılında girdiği sınavını kazanarak parasız yatılı olarak Konya Maarif Kolejinde ortaokul eğitimine başladı. Lise eğitimini de burada tamamladı. 1981 yılında mezun oldu.
Aynı yıl üniversite sınavına girdi. Bu sınavda Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesine girmeye hak kazandı. 1987 yılında mezun oldu. Ara vermeden mezun olduğu fakültenin iç hastalıkları anabilim dalında ihtisasa başladı. (1988-1992)
1993-1996 yılları arasında eğitim alarak hematoloji uzmanı olmaya hak kazandı. Akademik yaşamına da aynı fakültede devam etti. 2001 yılında doçent, 2006 yılında profesör unvanını aldı.
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesinde geçen 30 yıl sonunda, 2011 yılında Memorial Sağlık Grubu Medstar Hastanesine geçiş yaptı. Prof. Dr. Mustafa Özdoğan ile birlikte Hematoloji, Kanser ve Kemik İliği Nakli Merkezini kurdu.
Hematoloji Onkoloji alanında, kemik iliği nakli başta olmak üzere gerek ülkemiz gerekse yurtdışından gelen hastaya modern tıbbı da ön planda tutarak hizmet etmiştir.
Gece gündüz, hafta sonu ve tatil demeden çalıştı. Bilgi, beceri ve donanımıyla zor durumdaki bu hastalara çok ciddi ve özverili şekilde emek harcadı.
Bu durumu geri dönüşlerle en çok hastaları takdir etmiştir. Umutsuz durumdaki bir yabancı hastasını tedavi ettiğinde, uluslararası tanınmış bir mimar olan eşi: Prof. Dr. İhsan Karadoğan’a teşekkür amacıyla “Yaşam Ağacı” isimli bronz heykel yaptı. Heykel Antalya halkı adına Büyükşehir Belediye Başkanlığına, Antalya’nın sağlık turizminde de lider bir kent olmasının simgesi olarak armağan edildi. Halen Atatürk Kültür Merkezi önünde sergilenmektedir.
Doğduğu şehir Antalya onun tutkusuydu. Bu yüzden bazen zorunlu olarak ayrıldığı, ilk ve ortaokul eğitimleri dışında deniziyle, doğal yaşam alanlarıyla ve insanıyla sevdiği Antalya’da yaşadı. Bir röportajında “Şekillenmemde Antalya’nın çok önemli bir yeri var. Halen çalışmakta olduğum Hematoloji alanıyla ilgili tüm eğitimimi bu şehirde aldım. Ailem, akrabalarım, sevdiğim dostlar burada yaşıyor. Bence Antalya, bu ülkenin yaşanılacak en güzel yerlerinin başında geliyor. Muhteşem bir doğayla iç içesiniz. Her mevsim sizi mutlu edecek iklim. Büyükşehirlerde olan her türlü sosyo-kültürel olanaklara sahipsiniz ve karşılığında büyük şehirlerin vazgeçilmezi olan trafik, gerilim ve yaşam pahalılığı gibi bedelleri ödemek zorunda değilsiniz. Daha ne ister insan? Bana bu kadar katkıları olan bu şehre kısmen de olsa borcumu ödeyebilmek için alanımla ilgili hizmetlerimi hep bu şehirde yaptım. Bundan da çok mutluyum” diye ifade etmiştir, Antalya’ya olan sevgisini.
Bu şehirde ne zaman olumlu bir gelişme gözlemlese canı gönülden desteklerdi. Mesleği alanında çok sayıda organizasyonun içinde yer almış ve öncülük etmiştir.
Doğa dostu, deniz tutkunuydu, uygunsuz ve kaçak yapılara savaş açmıştı. Uğraşırdı onlarla. Muratpaşa Belediyesinin pek çok olumsuzluğu yok etmesinde katkısı olmuştur.
Ailesine, dostlarına ve arkadaşlarına çok düşkündü. Çocukluktan bu yana edindiği bütün arkadaşlıkların hepsini sonuna kadar sürdürmüştür. Çocukluk, eğitim, sosyal ve mesleki konulardaki arkadaşlarından çevresinde adeta bir sevgi çemberi oluşturmuştu. Çevresini mutlu etmek onun en doğal özelliklerinden biriydi.
Temiz, düzenli ve planlıydı. Çok iyi anlar ve anlatırdı. Sistemini kurar ve bunu çok iyi yönetirdi. Çok olumlu, pratik aynı zamanda da pragmatikti. Motivasyonu her zaman üst düzeydeydi, çare bulur çözüm üretirdi.
Kan Bankacılığı ve Transfüzyon Tıbbı onun gözde alanlarından biriydi. Bu yüzden çalıştığı hastanelerin kan merkezlerini hiç bırakmadı. Bu alanda çok çalıştı, çok üretti. Çalışma arkadaşları onu çok sevdi. Kan Bankacılığı ve Transfüzyon Tıbbı duayenlerinden birisi oldu. Kan bankacılığı camiasını ailesi gibi görüyordu. Çok fazla aktiviteye katıldı. Gerektiğinde ailesinden uzakta il il dolaşarak eğitimlere katıldı. Sonuçta ülkemiz kan bankacılığı ve transfüzyon tıbbına 25 yıl boyunca emek verdi, katkı sağladı.
Prof. Dr. İhsan Karadoğan’ı 2020 yılında, doğduğu gün olan 8 Ağustosta pankreas kanseri nedeniyle kaybettik. Henüz 57 yaşındaydı. Verimliliğinin en üst düzeyindeydi. Gidişiyle yeri doldurulamayacak büyük bir boşluk bıraktı. Bu yüzden onun anısını yaşatmak bizim görevimiz.
Sevgili İhsan seni asla unutmayacağız.
Prof. Dr. İhsan KARADOĞAN Damla Özel Sayısı için tıklayınız.